Zengin tarih ve sanat kültürüyle bilinen İtalya'da yüzyıllar öncesinden gelen mimari kalıntılar modern binalarla bir arada bulunur ve böylece zamanın geçişine tanık olursunuz. Bugünkü yazımızda klasik öğeleri modern zamana göre yeniden uyarlanıp yorumlanmış bir evi görmek için bu güzel ülkeye seyahat edeceğiz. StudioG tarafından tasarlanmış projede İtalyan evin lüks ve zarafetini kaybetmeden büyük bir hassasiyetle günümüze yolculuğuna göz atacağız.
Önce cepheden baktığımızda binanın yüksek ve heybetli mimarisi gözümüzü kamaştırır. Yapının çatı kısmı büyüdükçe uzanan eğrilik klasik tarzın özelliklerini koruyarak özgün bir form oluşturur.
Evin arkasında önündekiyle aynı mimari çizgiyi görüyoruz. Bir farkla; balkon aşağısına bir korkuluk eklenerek veranda oluşturulmuş. Beton bitiminde ise yemyeşil çimler uzanıyor.
İç mekana girdikten sonra klasik ve çağdaş dizaynı bir arada görüyoruz. Çoğunlukla gri ve beyaz gibi nötr renkler kullanılmış olup zemin ve kapı ahşap malzemeden yapılmıştır. Ahşap malzeme dokusu itibariyle mekana sıcaklık katarken büyük pencere gün boyunca doğal aydınlatma sağlar. Akşam olduğunda ise yuvarlak tavan led ışık düzeniyle gökyüzü simulasyonu sağlar.
Oturma odasına vardığımız yemek bölümünü de görmüş oluruz. Bu mekan oldukça lüks ve zarif bir biçimde dekore edilmiştir. Uzun yemek masasının üzerindeki ince kristal avize, beyaz deri koltuklar ve parlak modern dolap dekorasyonu günümüze taşırken, masanın mermer yüzeyi ve antika mobilya klasik tarzdan esintiler taşır.
Mutfağın her şeyi ile pratik ve işlevsel olması gerekir. Dolayısıyla çağdaş bir tasarım tercih edilmiştir. Mutfak camları evin klasik mimari çizgisini taşısa da mobilya moderndir. Bilhassa bar kullanımı mutfağı çağdaş hale getirir.
Farklı bir açıdan bakıldığında salonun oturma kısmını görürüz. Kapitoneli deri koltuklar son derece şık ve moderndir. Bu açıdan ikinci katın metal korkuluklu balkonunu da görmüş oluruz. Balkonun yuvarlak alt tabanına göz alıcı bir aydınlatma sistemi eklenmiştir. Böylece oturma odası ışıl ışıl halde görünür.
Merdiven geleneksel karakterini kaybetmeden ince ahşaptan yapılmış olup, metal korkuluklarında ise klasik tarzdan ilham alınmıştır. Tavandan gelen büyük kristal kolye zincirleri bu konutta görmüş olduğunuz farklı düzeylerdeki ayrım ve lüks unsurlarından birisidir.
Üst kata ulaştıktan sonra bizi rustik bir karakteri olan güzel ahşap tasarım karşılar. Bu soylu malzeme çatı yapısını oluşturduğu gibi zeminde ve de masa ve sandalyelerde kullanılarak mükemmel bir estetik unsur haline gelir.
Evin tamamında kullanılan ahşap yolu izleyerek banyoya ulaşırız. Kahverengi ve bej renkli banyo tasarımı sakin ve elegan görünüm için ideal bir renk paletidir. Gördüğünüz üzere banyo çağdaş bir tasarıma sahip olur pencereleri vardır. Üst katta olmasından ötürü banyo mahremiyeti sağlanmış olur.
Tamamiyle klasik tarza bürünmüş yatak odası enfes güzelliğiyle son derece seçkindir. Yine açık ve toprak tonlarından vazgeçilmemiş olup ek olarak halı kullanılmıştır.
Büyük bir oval küveti kavisli bir taban içerisinde görürüz. Yine modern bir tarza sahip banyo diğerine oranla daha küçüktür.
Süprizlerle dolu konakta daha geleneksel bir tarza sahip ikinci bir mutfak daha bulunmaktadır. Diğerine oranla geleneklerine bağlıdır.
Daha fazla proje okumak isterseniz ’Güzel ve klasik bir ev’ başlığına göz atabilirsiniz.